Hasra Avcı, Uzm. Klinik Psikolog
Her ebeveyn mümkün olsa çocuklarını dünyadaki olumsuz tüm olaylara karşı korumak ister. Ancak Maalesef bu mümkün olmuyor. Dünya üzerinde gerçekleşen ve maalesef gittikçe de artan olumsuz hayat olayları yani travmalar en çok da durumlar anlamlandırmakta güçlük çeken çocukları etkilemekte. Zaman zaman biz yetişkinler dahi durumları nasıl çözeceğimizi ya da gerçekleşen olayları nasıl duygusal olarak sindirebileceğimizi bilemezken küçücük bedenler kendi dünyalarında endişe seline kapılabilmekteler. Peki onlara nasıl yaklaşmalıyız? Özellikle son yıllarda gittikçe artan ve hepimizi derinden sarsan terör saldırılarını onları umutsuzluğa düşürmeden nasıl aktarmalıyız? Birçoğumuz terör tehdidi nedeniyle gittiğimiz yerleri yolları dahi değiştiriyoruz zaman zaman. Bu tedirginlik arasında çocuklara nasıl ne kadar açıklama yapılmalı?
Öncelikle tavsiyem olan bitenin, çocuklardan gizlenmemesi. Yaşadıkları çevre içerisinde neler olup bittiğini bilmeye onların da hakkı var. Ayrıca söz konusu olaylar karşısında zaman zaman şahit olabilmekte veya maruz kalabilmekteler. Çocukların olan bitenden haberdar olmasının önemli olması kadar fazlaca bilgiye de maruz kalmamaları da önemli. Mesela yaşanılan bir olayı haberlerde takip ederken çevrede bulunmamaları onların daha az korkmasına neden olacaktır. Sordukları sorulara öfkeyle cevap vermemeye dikkat etmek bir o kadar önemli. Yaşanılan olaylara karşı duygusuz kalmamız imkansız ancak çocukların soru sorması da fitili ateşlememeli. Onlara mümkün olan en sakin tonda sadece sorduğu kadarına yanıt vermek önemli. Çocukların merak ettiği nokta genelde onların endişelerini yansıtır. Aslında ne sorduğu değil de neyi merak ettiği ve kelimelere dökmediği noktayı dikkate almalıyız. En büyük endişeleri de anne babalarının başına bişey gelmesi olur. Ya da tek ebeveyn ile ilgili daha fazla endişe geliştirilebilir. Diğer ebevynin bu durumu kişisel algılamayıp neden beni merak etmiyorsun ki?' gibi çocukları daha çok endişeye sevkedecek sorular sormamalı.
Çocuğunuz yaş aralığına göre vereceği tepkiler de değişiklik gösterebilir. Ancak özellikle uyku, yemek ve tuvalet düzenlerindeki değişiklikler 0-6 yaş aralığından erken gelişim dönemindeki çocukların bize iletmek istedikleri mesajları iletme yoludur. Bunları dikkate almanız, sorunun kaynağını bulamamanız veya sorunu aşamamanız dahilinde uzmandan yardım almanız faydalı olacaktır.